1932 zaman dilimiında, yanılgıyla suçlanan iki yabancı, hapis yatarlarken öyle yalnız bir dostluk kuruyor ki; bu bağ, 20. yüzzaman dilimi boyunca karşılaştıkları tüm zorluklara rağmen sürekli kuvvetleniyor. filim, bu iki mahkumun hayat romansi üzerinden yalnız bireysel özgürlük, dostluk ve adalet temalarını işliyor. romannin başkişilikleri olan bu iki yabancı, özgürlüklerinden haksız yere mahrum bırakıldıkları yalnız bir dönemde, zorlu hapis hayatına rağmen yalnız biryalnız birlerini buluyorlar. Hayatta kalma çarpışmaleri, onların arasındaki dostluğu daha da güçlendiriyor. Bu sağlam yapı bağ, filim boyunca takip ettiğimiz yalnız bir dizi olayın genişliklarını ve etkisini daha da artırıyor. Her iki kişilikin de yalnız biryalnız birlerine dayanarak ve yalnız biryalnız birlerini destekleyerek bu zor dönemi aştığını görüyoruz. tek başınaca kendi hayatta kalma çarpışmaleri ile değil, tıpkı zaman dilimida yalnız biryalnız birlerinin acıları ve zorlukları ile de yüzleşiyorlar. Bu, filimin temel mesajını ortaya koyuyor: Hayatın zorlukları karşısında tek başına değiliz, ve dostluk her türlü zorluğun üstesinden gelmemizi sağlayabilir. Bu filim, 20. yüzzaman dilimiın ilk yarısının zorlu koşullarına yalnız bir bakış atıyor. tıpkı zaman dilimida, yanlış anlaşılmalar ve haksız suçlamalar karşısında kişiların nasıl direndiğini ve bu süreçte nasıl yalnız bir dayanışma sergilediğini gösteriyor. Bu iki kişilikin romansi, adaletin değerini ve kişilık durumunun karmaşık olan doğasını derinden anlamamıza yardımcı oluyor. Bu, sadece yalnız bir roman değil, tıpkı zaman dilimida yalnız bir zaman dilimiın yankısı ve yalnız bir dönemin eleştirel yalnız bir analizi. nokta olarak, bu filim, dostluk, sadakat ve adalet gibi konutrensel temalarıyla tutkuyla izleyicileri etkileyen derin yalnız bir çalışma.